15 Nisan 2012 Pazar


                                                           TAVUK KARASI
Halk arasında Tavuk Karası diye anılan hastalık A vitamini eksikliginin sebep oldugu bir göz hastalığıdır. A vi­tamini balık, süt ve süt ürünleri, yumurta ve yesil sebzelerde bol miktarda bulunur. Bu yiyeceklerin cok az alınması ve hele hic yenmemesi durumunda gözün retina tabakası icin cok gerekli olan “rodopsin” maddesi üretilemez. Bir adı da “görme moru” olan bu madde zamanla ışığın etkisiyle tamamen solar ve gece körlügü dedigimiz hastalık ortaya cıkar. Gözün loş ışığa hemen uyum saglayamaması anlamına gelen gece körlügü, özellikle gece sürücüleri icin sorun yaratır. Ender görülen bu rahatsızlık, genellikle kötü beslenmeden kaynaklandıgından, kolaylıkla tedavi edilebilir. Gece körlügü kavram?, bu hastalıkta geceleyin görme bütünüyle yitirilmedigi icin biraz yanıltıcıdır. Gece körlüğünde, ışık azaldığında, sağlıklı insanlara göre görüs de azalır.
Nedenleri
Gece körlügünün en sık rastlanan nedeni A vitamini yetersizligidir. A vitamini, gözün parlak ışıktan loş ışığa gecise uyum saglaması icin gereklidir. Gözün agtabakasında gözün gerisindeki, ışığa duyarlı alan koni ve comak bicimli, iki tür alıcı hücre vardır: Koni bicimli hücreler agtabaka merkezinde yoğunlaşmıştır ve yalnızca parlak ışıkla uyarılırlar. İşlevleri rengin ve ayrıntıların algılanmasıdır. comak bicimli hücreler ise, bu alanın cevresinde bulunurlar ve gün  neredeyse hic islev göremezler. cok düşük şiddette ışık düzeylerine yanıt verirler ve Işık zayıfken bile nesnelerin görülmesini saglarlar. comak bicimli hücreler, gece görmeyi saglamak icin harekete gecirilmesi gereken, ışığa duyarlı “rodopsin” adlı pigmenti icerirler. Rodopsinin loş sıkta görme icin etkilesmesi gerekir. Bu islemse A vitamini gerektirir. Bu nedenle A vitamini olmadıgında loş ışığa uyumda azalma olur.
Belirtiler
cogu kiside comak hücrelerle görmeye gecis yarım saati bulan süreler alır. Gece körlügü olanlar hem normalden daha az uzaklığı ve daha az ayrıntıyı görürler hem de gece görüsüne uyum saglamaları daha uzun zaman alır. Bu durum, özellikle gece arac kullananlarda önem kazanır. Gece körlügü olan kisi, yaklasan bir arabanın farlarını normal biri gibi secer ama araba gectiginde karanl?ga uyum göstermesi daha uzun sürer ve bir süre icin yalnızca önündeki kısa bir uzaklığı secebilir.
Tedavi
Gece körlü?ü genellikle doktor kontrolünde A ve D vitamini haplarıyla tedavi edilir.

18 Mart 2012 Pazar

                                                     Agorafobi Nedir
Agorafobi  sadece panik atak sırasında duyulan,  bir korku sendromudur, genelde panik atak hastalarında görülen agorafobi korkularla dolu bir yaşam sunan sendromdur.
Özellikle bir panik atak sırasında yardımsız kalma ya da rezil olma korkusu agorafobi ola­rak adlandırılır. Agorafobisi olan insanlar, ev gibi güvenli bir yerden uzak kalmaktan korkar­lar, iki tür korkuları vardır; özel durumlardan korku ve korkunun kendisinden korku. Bu bekleyiş ve panik atak korkusu bu tür durum­ların daha çok yaşanmasına yol açar. Bu atak­ların sıklığı artarsa, korkularınızın doğruluğunu kanıtlayan bir şekilde davranmaya bağlarsınız. Bu safhada, evden yalnız başınıza çıkmaktan ya da hemen geri dönemeyeceğiniz uzaklığa gitmekten çekinmeye başlarsınız. Yani agora­fobi, korkunun yoğunluğunu da artıran bir fa­sit daireye dönüşür.
Agorafobi kadınlar arasında erkeklerden on kat daha yaygındır. Bu, belki de kadınların endişeli ve bağımlı olmaya daha yatkın olmaların­dan kaynaklanır. Kadınlar çocukluklarında ken­dilerini savunamayacakları düşüncesiyle çok fazla koruma altına alınırlar. Genellikle özel be­cerilerini, yeteneklerini geliştirme şansı elde edemez, kendilerine güven oluşturamazlar.
Agorafobi’nin Belirtileri
Agorafobi üç temel ve bir bağlaşık belirtiye sahiptir
  • Evin bilinen atmosferinden uzaklaşma korkusu;
  • Güçlü bir panik atak sonrası endişe semptomları ve evden uzak olunca kendini çaresiz hissetme duygusu oluşur
  • Kalabalık ve kapalı yerde, tünelde ya da yardım almanın sınırlı olabileceği her­hangi bir yerde olma korkusu vardır.
Bağlaşık özellikler;
Yalvaran, talepkar, çocuksu davranışlar ve
Saplantılı davranma eğilimi.
Agorafobinin Teşhis Kriterleri, Agorafobi Tedavisi
Topluma açık, kaçmanın ya da yardım almanın güç olabileceği yerlerde yalnız kalma korkusu. Bunlar kalabalık, tünel, köprü, toplu taşıma aracı gibi yerlerdir.
Yukarıdakine benzer ko?ullarda bulun­maktan kaçınmak için güçlü bir istek.
Bu istek yoğunlaştıkça normal yaşamı sürdürmek güçleşecektir.
Semptomlar ilaçların normal yan etkileri ya da diğer anormal sağlık koşulları gibi değildir.
Başka bir zihinsel rahatsızlık yoktur.

11 Mart 2012 Pazar

  AYAK ÇIBANI
Ayak derisindeki ter bezleri ve kıl keselerinin mikroplanması sonucu ortaya çıkar. Çıban yerinde, ilk önce sert ve kırmızı bir kabartı belirir. Aşrı vardır. Sonra iltihaplanır. Çıbanı sıkmamak gerekir.
Kan çıbanı nedenleri ve kan çıbanı belirtileri
İnsan vücudunda kılların dibinde başlayıp süratle büyüyen bir iltihaptır. özellikle sırt, ense ve yüzde meydana gelir. nedeni stafilokok cinsi mikroptur. tıp dilinde füronkül denir. kan çıbanı küçük kırmızı ve sert bir şişliktir. büyüdükçe ağrısı ve gerginliği artar. en sonunda baş verir. bir süre sonra da orta kısmı yumuşar, sarılaşır ve içindeki cerahat boşalır. kabuk döküldükten sonra da yerinde ufak bir iz kalır. kan çıbanlarını, kesinlikle sıkmamak ve hatta dokunmamak gerekir. Tedavi için doktorunuza başvurunuz.
www.hastalıklar.gen.tr
AYAK ÇIBANI
Ayak derisindeki ter bezleri ve kıl keselerinin mikroplanması sonucu ortaya çıkar. Çıban yerinde, ilk önce sert ve kırmızı bir kabartı belirir. Ağrı vardır. Sonra iltihaplanır. Çıbanı sıkmamak gerekir.
Kan çıbanı nedenleri ve kan çıbanı belirtileri
İnsan vücudunda kılların dibinde başlayıp süratle büyüyen bir iltihaptır. özellikle sırt, ense ve yüzde meydana gelir. nedeni stafilokok cinsi mikroptur. tıp dilinde füronkül denir. kan çıbanı küçük kırmızı ve sert bir şişliktir. büyüdükçe ağrısı ve gerginliği artar. en sonunda ba? verir. bir süre sonra da orta kısmı yumuşar, sarılaşır ve içindeki cerahat boşalır. kabuk döküldükten sonra da yerinde ufak bir iz kalır. kan çıbanlarını, kesinlikle sıkmamak ve hatta dokunmamak gerekir. Tedavi için doktorunuza başvurunuz.
www.hastalıklar.gen.tr

3 Mart 2012 Cumartesi

İmpetigo / Okul Yaraları
Önemli Noktalar
-İmpetigo bakterilerin neden olduğu bir cilt enfeksiyonudur
-İmpetigo yaygın olarak yüz ile kol ya da bacaklarda oluşur
-İmpetigo bulaşıcıdır ve bir aile bireyinden diğerine ya da okulda bir
çocuktan diğerine geçebilir
-İmpetigo antiseptik deri solüsyonları ile tedavi edilir. Ayrıca, ağızdan
antibiyotik alınması ya da deriye antibiyotikli krem sürülmesi de
gerekebilir.
İmpetigo nedir?
İmpetigo, deride akıntı ve kabuk oluşumuna ve bazen de su toplayan
kabarcıklara neden olan bakteri kökenli bir cilt enfeksiyonudur. Yüz ya da kol
ve bacaklar gibi belli bölgelerde birkaç gün içinde oluşur. Bazen gövdeye de
yayılabilir.
İmpetigo çok bulaşıcıdır ve bu ba?lamda bir aile bireyinden diğerine veya
okulda çocuklardan birbirlerine bula?abilir. Bu nedenle “okul yaraları” olarak
da adlandırılır.
Enfeksiyon normal olarak herhangi bir belirtiye neden olmaz ve yara izi
bırakmaz. Bazen egzama gibi bir cilt hastalığının üzerinde oluşabilir. Bu,
egzamal? derinin patlayarak sarı kabuklu daha kötü bir duruma gelmesine
neden olabilir.
Nasıl tedavi edilir?
İmpetigo bir böcek ısırığının kaşınması ya da derideki hafif bir çatlağın mikrop
kapması sonucunda ba?layabilir. Bunu önlemek için, kesik ya da çiziklere
antiseptik solüsyon sürülmesi gerekir.
Enfekte olan deriyi antiseptik solüsyon ile yıkama ve doktorun verdi?i
antiseptik kremi sürme hafif impetigo vakalarının tedavisinde etkili olabilir.
Enfeksiyonun çok yaygınlaşması durumunda, doktor antiseptiklerle birlikte
kullanılmak üzere antibiyotik (ağızdan) verebilir.
İmpetigo enfeksiyonu olan çocuklar diğer çocuklardan uzak tutulmalıdır.
Ağızdan antibiyotik tedavisinin ba?lamasının ardından 24 saat sonra çocuk
artık bulaştırıc? değildir ve enfeksiyonu başkalarına bulaştıramaz.
www.hastaliklar.gen.tr/

21 Şubat 2012 Salı


Ö K S Ü R Ü K
Çoğunlukla, göğüs, boğaz veya karın boşluğunda meydana gelen bir rahatsızlığın belirtisi olarak ortaya çıkan öksürüktür 3 grupta toplanır.
- Kuru öksürük: Nezle, boğaz iltihabı, bademcik iltihabı, fazla sigara içmek, sindirim bozuklukları, gastrit, ishal, kabızlık, bağırsak solucanları, kalp hastalıkları ve ses tellerinin hastalanmasından kaynaklanan öksürükler balgamsızdır, yani kuru öksürüktür.
- Nöbet şeklinde gelen öksürük: Bu çeşit öksürük, boğmaca veya ciğer şişmesi; gırtlak veya hava borusunun tahriş olması, veya astımdan kaynaklanır. Bu çeşit öksürükte pek az balgam görülür.
- Balgamlı öksürük: Bu çeşit öksürük, sık sık tekrarlar. Hastada hırıltı vardır. Balgam çıkarır ve nefesini dışarı vermekte zorluk çeker. Balgamlı öksürük; Bronşit, astım, sinüs iltihabı, müzmin sinüzit, kalp hastalıkları veya tüberküloz'un bir işareti olabilir. Öksürük, nasıl olursa olsun, ihmal edilmemesi ve mutlaka tedavi edilmesi gereken bir hastalıktır.